Tuz ve Minerallerin Canlılar İçin Önemi
Tuzların Önemi
► Tuzlar; asit ve bazların nötrleşme tepkimesi sonucu oluşurlar.
► Yan ürün olarak su açığa çıkar.
► Asit ve baz karşılaştığında; asidin H+ iyonu ile bazın OH iyonu birleşerek su oluşturur.
Asit + Baz → Tuz + H2O
HCl + NaOH → NaCl (Tuz) + H2O
► Su oluştuktan sonra geriye kalan iyonlar birleşerek tuz oluşturur. Tuzlar biyolojik sıvıların yoğunluğunun (osmotik basıncı) ayarlanmasında etkili olurlar.
► Hücreler arası sıvılarda (doku sıvısı) ve hücre sitoplazmasında tuzların belirli bir yoğunlukta olması canlılık açısından önemlidir.
► İnsan vücudu en çok; kalsiyum, sodyum, potasyum ve magnezyum tuzlarına ihtiyaç duyar. Tuzlar nötr bileşikler oldukları için ortam pH’ını değiştirmezler.
Tuzlar;
♦ Kemik ve diş yapımında
♦ Kalp ve sinir hücrelerinin çalışmasında
♦ Bazı enzimlerin çalışmasında
♦ Mide öz suyunun üretilmesinde
♦ Kas kasılmasında
♦ Hormonların çalışmasında
♦ Hücreler arası iletişim gibi olaylarda etkili olurlar.
► Fazla miktarda tuz tüketilmesi kalp ve böbrek rahatsızlıklarına, kan basıncının yükselmesine (tansiyon) neden olabilir.
► İnsan vücudunun günlük tuz ihtiyacı yaklaşık olarak 6 gram kadardır. Bu oran yaklaşık 1 çay kaşığı tuza denk gelir.
Minerallerin Önemi
► Canlılar tarafından sentezlenemezler.
► Asitler, bazlar, tuzlar, su ve besinler yoluyla doğadan hazır olarak alınırlar.
► Görevleri; canlının yapısına katılmak ve düzenleyici rol oynamaktır.
► Bazı mineraller enzimlerin yapısına yardımcı kısım (kofaktör) olarak katılarak düzenleyici görev yaparlar.
Bazı Mineraller | |||
Mineraller | Etkileri ya da Katıldığı Yapı | Bulundukları Besinler | Eksikliğinde Oluşabilecek Hastalıklar |
Kalsiyum (Ca) | Kemik ve dişlerin yapısı, kas kasılması, kanın pıhtılaşması, enzimlerin aktivasyonu | Lahana, tere, maydanoz, zeytin, kereviz, süt, peynir, yumurta, deniz ürünleri |
Raşitizm (Çocuklarda), Osteoporoz (Yetişkinlerde) |
Potasyum (K) | Hücre içi ve hücreler arası sıvısının oluşması, protein ve glikojen sentezi, hücrenin su alışverişi, kas ve sinir sistemlerinin çalışması | Buğday, baklagiller, havuç, enginar, zeytin, süt, yumurta, balık, kırmızı et | İştahsızlık, halsizlik, kas yorgunluğu, kalp atımında sorunlar |
Fosfor (P) | ATP, nükleik asit, kemik ve dişlerin yapısı, enzimlerin akti,vasyonu, organ ve sistemlerin çalışması | Tahıllar, baklagiller, fındık, ceviz, badem, süt, peynir, yumurta, kırmızı et, beyaz et | Kolay kırılan kemikler ve dişler |
Magnezyum (Mg) | Kemiklerin yapısı, sinir ve kasların çalışması, enerji üretimi, klorofilin yapısı | Yeşil yapraklı sebzeler, tahıllar, baklagiller, soğan, ceviz, süt, yumurta, balık, kırmızı et | Sinirlilik, kas krampları |
Sodyum (Na) | Hücrelerin su alışverişi (osmotik denge) sinir ve kasların çalışması | Ekmek, zeytin, ıspanak, yemek tuzu, süt, peynir, yumurta, kırmızı ve beyaz et | Fazla alındığında yüksek tansiyon, böbrek hastalıkları |
Demir (Fe) | Alyuvarların (hemoglobin) yapısı, bazı enzimlerin aktivasyonu, kas proteinin (miyoglobin) yapısı | Baklagiller, pekmez, yeşil sebzeler, kuru meyveler, balık, kırmızı ve beyaz et, yumurta | Anemi (Kansızlık) |
Flor (F) | Dişlerin oluşması ve güçlenmesi | Taze meyve ve sebzeler, içme suyu, kırmızı et, karaciğer, süt yumurta |
Az alınırsa dişlerde çürüme, çok alınırsa dişlerde sararma |
İyot (I) | Tiroit hormonlarının üretimi | İyotlu yemek tuzu, balık, karides, istakoz gibi deniz ürünleri |
Eksikliğinde guatr hastalığı |
► Metabolik olayların gerçekleşebilmesi, büyüme ve gelişme için mutlaka gereklidirler.
► Eksiklikleri veya fazlalıkları metabolik işleyişi bozar.
► Vücuda fazla alınmaları zehirlenmelere neden olabilir.
► Mineral içeren besinlerin düzenli olarak vücuda alınması gereklidir. Çünkü ter, idrar ve dışkı ile vücuttan sürekli mineral kaybı olur.
► Mineraller; canlı vücudunda sentezlenemez.
► Tüm canlılar tarafından hazır olarak monomer halde alınırlar.
► Sindirilmeden (hidrolize uğramadan) direk kana karışırlar.
► Hücre zarından doğrudan geçerler.
► Hücresel solunumda enerji kaynağı olarak kullanılmazlar. Yani enerji vermezler.
► Yapısal ve düzenleyici görevleri vardır.
► Her mineralin görevi kendine özgüdür. Bir mineralin eksikliği bir başka mineral tarafından giderilemez.
► Kanın ve vücut sıvılarının osmotik basıncının düzenlenmesinde rol oynarlar.
► İnsan vücudunda en fazla bulunan mineraller; kalsiyum ve fosfordur. Tabloda gösterilen minerallerin dışında klor, kükürt, çinko gibi minerallerde önemli görevler üstlenirler.
► Klor; mide öz suyu oluşumunda, asit baz dengesinin sağlanmasında, hücre içi ve dışı su dengesinin ayarlanmasında görev alır. Eksikliğinde sindirim sorunları oluşur.
► Kükürt; bazı amino asitlerin sentezi için gereklidir. Eksikliğinde deride solgunluk, fazlalığında alerjik rahatsızlıklar oluşur.
► Çinko; bazı enzimlerin yapısına kofaktör olarak katılır. Bağışıklık sistemini güçlendirir. Eksikliğinde tırnakta beyaz lekeler, ciltte akne oluşumu, saç dökülmesi ve bağışıklıkta zayıflama görülür. Fazlalığında; göz ve ciltte sararma, baş dönmesi, yüksek ateş görülür.
► Bitkiler ihtiyaç duyduğu mineralleri ve tuzları kökleri ile topraktan suda çözünmüş halde alırlar.
► İnsan sağlığı açısından en önemli tuz kaya tuzudur. Rafine edilmiş sofra tuzlarından uzak durmamız gerekmektedir.